
"Futbolun 22 adamın topun peşinden koşması olduğunu düşünmenin, kemanın telden ve yaydan, Hamlet'in kağıt ve mürekkepten ibaret olduğunu söylemekten bir farkı yoktur." J. B. Priestley, The Good Companions, 1928
30 Mart 2009 Pazartesi
8 numara revivo 10 numara berkoviç

franco di santo

trip

bu aralar hocalar çok trip yer oldu.. önce lincoln attı tribi korkmaa, daha sonra kewell dan geldi.. en son semih maç sonrasında oyundan neden çıktığını anlayamadığını anlatırken resmen terime trip atıyordu.. birden aklıma hagi dönemine hakan şükür ün atıığı trip geldi.. malatya maçıydı sanırım ve maç barabere gidiyordu galiba..neyse son 20 dakika hagi hakan şükürü oyundan almış ve yerine 18 yaşındaki cafercan ı koymuştu.. sonrasında sağlam okkalı bi trip atmıştı.. cafercan şu anda gaziantep büyükşehir belediye de oynuyor..
29 Mart 2009 Pazar
milli takıma kazandırılamayanlar

acabalarla dolu bi yazı bu aslında.. şöyle olsaydı böyle olurdu, böyle olsaydı öyle olurdu demek ne kadar doğru bilemiyorum ama aklıma geldi yazayım dedim..
sadece milli takım adına yıllarca savaşabilecek 2 genç var bu resimde.. ama ne yazık ki bu milli takım almanya milli takımı..
messi-tevez-aguero ve riquelme

arjantin-venezuela maçının özetini izleyebildim sadece.. bursaspordan kovulma vega yı futbolu bıraktıracak kadar bzdirdiler.. 3 ü de 1.70 boylarında.. sanki kafalarına üstten vurmuşsun da yanlara doğru genişlemişler.. 3 ü de inanılmaz derecede iyi dribling yapıyor ve futbolu çok ama çok iyi biliyorlar.. messi yi tabi ki ayrı bi kefeye koymak lazım.. buna şüphe yok.. adam tam 5 kere bütün takımı ipe dizdi.. bir attı bir attırdı.. o şovunu yaptıkça maradona kenarda zevkten 4 köşe oldu.. ve haklı çıktı.. bu takımda riquelme olsa da olur olmasa da..
İspanya:1 Türkiye:0.. şut çekmeden kazanmak..

şut çekmeden kazanmak ispanya futbol tarihinde pek sık rastlanan durumlardan değildir sanırım.. ilk 30 dakika bizim, ikinci 30 dakika orta olan ama son 30 dakika taktiksel yanlışlarımızdan dolayı ispanya hakimiyeti mevcuttu.. erken 0-0 a yatışımızın faturasını ödedik.. madem ortasaha sokma düşüncemiz vardı çıkan kesinlikle nihat olmalıydı ama hoca nedense semih i tercih etti.. artık milli takımın ibrahim üzülmez, emre ve nihat takıntısından kurtulması lazım.. ibo nun yerine balta, emre nin yerine ayhan, nihatın yerine de tekke oynasaydı eğer biz bu ispanyayı orada yenerdik.. yine de umduğumuzdan daha iyi bi skor bu.. nihatın bütün duran topları harcaması ve ibonun ramos karşısında çaresizliği herkes gibi beni d deli etti.. ya allah aşkına albiol, pique,capdevilla,senna ve cazorla denen adamın sizden ne farkı var.. çarşamba umarım bu gerçeği görerek maça çıkar ve bu ispanyayı puansız yollarsınız..
bu nasıl çekim..

güle güle ibo..

28 Mart 2009 Cumartesi
yeni anketimiz

eski anketin yorumunu yapacak olursak, galatasarayın en iyi alt yapıya sahip olduğu konusunda çoğumuzun hem fikir olduğunu görüoruz.. fakat bi ara kabul etmek gerekirse anket neredeyse taraftar anketine döndü.. bunu da fenerbahçe nin aldığı haksız oylardan anlayabiliriz.. bana göre şu anda volkan şen,sercan ve kurtuluş kardeşler ile bursaspor en fazla isim çıkarabilmiş takımlardan birisi ama oy alamadı..
en iyi altyapı kimde diye sorduk
1.galatasaray %47
2.beşiktaş %23
3.gençlerbirliği %11
4.fenerbahçe %10
5.tabzon %4
6.bursa %2
neyse yeni anketimize herkesi bekliyorum.. bir önceki postumu yazarken aklıma geldi..
büyük takımlarda oynayıp kesinlikle takımınızda görmek istemeyeceğiniz adamlar.. ilginç olduğunu düşünüyorum.. kusura bakmasın manchester dan tam 3 adamı listeye dahil ettim..
wes brown, oshea, fketcher, michel salgado, arbeola, dida, almunia, ben haim, inzaghi.. bunlar tabi ki benim uyuz olduklarım kabul edersiniz etmezsiniz sizin takdiriniz.. bana göre o'shea açık ara kazanır..
ramos dışındakiler?

26 Mart 2009 Perşembe
"seven pounds" ve will smith

Filmografi
- Saturday Morning Videos (TV) (1990)
- The Perfect Date (TV) (1990)
- Blossom (TV series) (1992)
- Where the Day Takes You (1992)
- Made in America (1993)
- Six Degrees of Separation (1993)
- Bad Boys (1995)
- Kurtuluş Günü (film) (1996)
- Men in Black (1997)
- Enemy of the State (film) (1998)
- Torrance Rises (1999)
- Wild Wild West (1999)
- Men in Black: Alien Attack (2000)
- Welcome to Hollywood (2000
- The Legend of Bagger Vance (2000)
- Ali (2001)
- Men in Black II (2002)
- Bad Boys II (2003)
- A Closer Walk (2004)
- Jersey Girl (2004)
- I, Robot (2004)
- Shark Tale (2004) (voice)
- There's a God on the Mic (2005)
- Hitch (2005)
- The Pursuit of Happyness (2006)
- Tonight, He Comes (2007)
- I Am Legend (2007)
- Time Share (2008)
- Black Panther (2008)
- Hancock (2008)
- Seven Pounds (2008)
- Big Willie Style (1997)
- Willennium (1999)
- Born to Reign (2002)
- Greatest Hits (2002)
- Lost & Found (2005)

gelelim"seven pounds" a.. ülkemizde "yedi yaşam " olarak çevirdiler ama ismi kesinlikle "yedi diyet" olmalı... oldukça ağır işleyen ve yaklaşık 50 dakika aval aval baktığımız ama sonunda gözyaşlarımızı tutamadığımız, hayatını 7 saniyede mahvetmiş bir adamın öyküsü.. belki filmi izlerken sıkılabilirsiniz ama kesinlikle sabredin ve filmin sonunu bekleyin.. parça parça ipuçları veriliyor aslınada en başından itibaren.. biraz dikkatli olunursa aslında komplex değil gayet basit ama anlamlı bi senaryonun olduğu gerçeği ortaya çıkıyor..
will smith muhteşem bi oyunculuk sergilemiş.. oscar a en azından aday gösterilmeliydi diye düşünüyorum.. gerçekten yaptığı iyilikleri iliklerimize kadar hissettiriyor.. film elimizdeki değerleri kaybettikten sonra yaşadığımız acıların tamir edilemez olabileceğini anlatıyor..
filmi izledikten sonra sevdiğinize bir kez daha sarılın.. bu da benim tavsiyem..
lincoln terim'in berberine mi gidiyor?
fotomaç yazarları cennete gider mi?

sadece bugünkü gazeteden transfer haberlerini yazıyorum.. başlıktaki soruya siz cevap verin..
1- aurelio ve eşi "galatasarayı istiyorum"
2- martins "fenerde oynamaktan gurur duyarım"
3- saviola kartal'a
4- barca arada için 20 milyon euro yun gözden çıkardı..
yalan haber mi acaba?


http://www.ajansspor.com/futbol/superlig/h/20090213/guiza_mallorcadan_mi_alindi.html

şimdi kafama takılan bi kaç şey sorayım:
1- bu kulüp bu paraları kaznıyor da neden hala uruguay 2.liginde..
2- ki bu para kulübe değil de bahsedildiği gibi figer denen adama gidiyorsa, alex için bile geçen sene bu para ödendiyse fenerbahçe hangi akıl ve mantıkla alex'e kaptanlık verir?
3- sadettin saran'ı Rus futbolcu Vladimir Beschastnykh transferinde komisyon aldı diye ihraç eden bir yönetim nasıl olur da böyle bir davranış içine girer?
4- bu transferlerden komisyon alan acaba sadece figer mi? fenerbahçe yönetiminden bu işin içinde olanlar var mı acaba?
maradona'dan önce kempes'in eli vardı..

86 dünya kupasında tanrının eliyle hala ingilterede nefret edilen adam konumunda olan maradonadan 2 dünya kupası önce bu tarz ilginç bi olay yaşanmıştır.. yarı finalde polonya ile karşılaşan arjantin 1-0 öndeydi.. polonyanın gelişridiği bir atakta kaleci filloy u geçip 90 a asılmakta olan topu turnuvanın gol kralı kempes muhteşem bi refleksle çıkarır.. o zaman bu tarz kurtarmalar kırmızı yerine sarı ile cezalandırılırdı.. neyse penaltıyı polonyanın kaptnı deyna kaçırır ve arjantin finale çıkar..
kazandığı son 2 dünya kupasına 2 el damga vurmuştur arjantinin.. biri kempes'in eli, diğeri tanrının eli..
göztepe:1 maraş:0
göz göz kendisi için çok önemli bir maçı alarak 2.lig için sağlam bir 3 puana imza attı.. hem ilk maçın rövanşı alındı, hem de bu yolda en önemli rakiplerinden birini puansız gönderdi.. zaten maraş ın deplasman karnesi çok iyi değildi, karşısında ise evinde yenilmeyen bir göztepe mevcuttu.. takımımızı tebrik ediyoruz.. işte oluşan yeni puan tablosu..

25 Mart 2009 Çarşamba
bunun adı gazetecilik mi?

"Revolutionary Road" hayallerin peşinde


oyunculukların tiyatral yapıda olması ve gerçekten buz gibi soğuk ve ağır senaryo klasik banliyö filmi bekleyenleri oldukça zorlayacaktır.. özellikle birçok sahnede oyunculuklrın ön plana çıkarılmaya çalışılması filmin kalitesini arttırmakta fakat loş bir ortamda filmi izleyenlerin uykusunun gelmesine de zemin hazırlayabilir..
kate winslet "the reader" ve "Revolutionary Road" ile 2 kez oscar aday adayı olmuştu bu sene.. the reader ile en iyi kadın oscarı, Revolutionary Road ile de altın küreyi kazandı.. dönem filmlerinin kadını olmuştur artık ve gelecek rollerini de şimdiden beklemeye koymuştur insanları..

teşekkürler fenerbahçe

fenerbahçe ile galatasaray arasındaki uçurumun büyümemesinin sebeplerinden biri de sarı lacivertlilerin oyuncularına ödediği maaşlar.. galatasaray 2 milyon euro vermekten kurtulmak için tarihi tekerrür ettirme şansını bile hiçe saydı.. ve 2 milyonda bonservis farkından kar etmek için.. ama fenerbahce bir oyuncusuna 4 milyon euro verebilecek kadar cömert.. galatasarayda kewell bile 2 küsürlü rakamlara imza atarken guiza 4 yıllık imza atıp (yani adama sen 32 yaşında bu parayı vermeye devam edeceksin anlamına geliyor) 4 milyon euro alıyor.. ispanya gol kralını getirmek için bunlar şart tabi ama önce bi izleseydiniz be adam.. bu ülke jardel gibi gol makinalarını beğenmedi.. hakan şükür hala sorgulanıyor.. üstüne 15 milyon euroya yakın bonservis te cabası..
aşağıda yazacağım rakamların bazıları tahminidir, itirazlar olabilir.. aşağı yukarı diyelim..
volkan demirel 1.5 milyon dolar
gökhan gönül 500 bin tl
lugano 1.5 milyon euro
edu 1.5 milyon euro
carlos 4 milyon dolar
deivid 1.5 milyon euro
deivid 1.5 milyon euro
alex 3.5 milyon euro
deniz 1 milyon tl
uğur boral 1 milyon tl
semih 1.2 milyon tl
guiza 4 milyon euro
yaklaşık tl üzerinden : 35 milyon TL
yedekleri saymıyorum bile.. kazım, josico,burak'ın da öle böle az para almadığını biliyoruz...
de sanctis 1 milyon dolar
sabri 800 bin tl
servet 1 milyon tl
emre güngör 600 bin tl
hakan balta 1 milyon ytl
arda 1 milyon ytl
ayhan akman 1.5 milyon tl
mehmet topal 800 bin tl
kewell 2 milyon dolar
baros 2 milyon dolar
ümit karan 1.2 milyon tl
yaklaşık maaliyet : 16 milyon tl
lincoln den de yüksek maliyeti ve getireceği bonservis bedelinden dolayı gözden çıkarıldığını düşünüyorum ve 2.terim döneminden kalma yüksek borçların eritilme politikasını da biraz düşününce mantıklı da bulmuyor değilim.. zaten galatasaray hiç bir zaman yüksek bedeller ödememiştir oyuncularına.. bu bilinen hatta açıklanan gerçek.. "dengeleri bozar" terimi de ilk defa galatasaraylı yöneticiler tarafından deyimler sözlüğümüze kazandırılmıştır.. sadece ilk 11 ler göze alındığında 20 milyon ytl lik bi fark var fenerbahceyle.. bonservislerden hiç bahsetmeye gerek yok.. fark giderek büyür.. bi tarafta kewee'ı bedavaya almış bir galatasaray diğer tarafta emreciksine bile 2 milyon ytl ya yakın bonservis vermiş fenerbahche.. işte bu yüzde hala rekabet halindeler.. fenerbahçe mali anlamda iyi yönetilmiyor.. bunu iddia ediyorum.. 2 forma bardak satmakla kulüp zengin olmaz.. işte bu göz boyamalar ve ödenen yüksek meblağlar neticesinde galatasaray hala fenerbahçe ayarında bi kulüp.. ne diyelim çok teşekkür ederiz..
24 Mart 2009 Salı
Maras Dondurmasi

23 Mart 2009 Pazartesi
U17'in yıldızıydı tevfik köse

şubat ayında avusturya ya 2 gol atana kadar sakat sanıyordum kendisini.. 2006 yılında U17 dünya kupasında gol kralı olmuştu tevfik köse.. yine aynı yıl UEFA tarafından U17 turnuvasında dikkat çeken 10 yetenek arasında gösterilmişti..
Milli Takım Kariyeri | ||
---|---|---|
Türkiye U-16 Türkiye U-17 Türkiye U-18 Türkiye U-19 | 0190(15) 0170(16) 00700(2) 01000(6) |
milli takım kariyeri ortada.. 53 maçta 40 gol dikkate akınası bi istatistik.. o yıllarda birçok kişi nuri şahin'İ yıldız olarak gösterirken benim favorim tevfik köse idi.. gerçi gençken gösterilen bu performanslar aldatıcı olabiliyor..hele cafercan ve mülayim örnekleri ortada iken.. ama olsun ellerinden tutulmayacak anlamına da gelmez bu örnekler.. neyse dönelim tevfik'e.. eskişehir ve fener maçlarında sonradan oyuna girdi.. bundan sonra da yenetekli zannedilen ama arjantin basınında bile arjantin dışında oynayan en kötü 11 inde bulunan cangele'nin ardından son dakikalarda 3-5 dakika şans bulması muhtemel gözüküyor.. sakatlıktan yeni çıkmış olması az da olsa süre almaya başlaması, yedek tek forvet olması ona kayseri formasını öle ya da böle giydirecektir.. kupa da 1 golü var.. ankarada da 10 lig maçında 1 golü mevcut..
2008/2009
Lig | Takım | Maç | İlk 11 | Süre | ![]() | ![]() | ![]() |
![]() | Kayserispor | 6 | 1 | 122 | 0 | 0 | 0 |
![]() | Kayserispor | 2 | 0 | 14 | 1 | 0 | 0 |
8 | 1 | 136 | 1 | 0 | 0 |
2007/2008
Lig | Takım | Maç | İlk 11 | Süre | ![]() | ![]() | ![]() |
![]() | Ankaraspor | 7 | 1 | 137 | 1 | 0 | 0 |
![]() | Ankaraspor | 3 | 1 | 119 | 0 | 0 | 0 |
10 | 2 | 256 | 1 | 0 | 0 |
bizim ona tavsiyemiz fizik gücünü kuvvetlendirmesi ve biraz sürat kazanması yönünde.. çünkü aghahova ve cangele'nin ona göre tek artıları bunlar.. başka da bi artıları yok zaten..
2012 milli takımı

kalede volkan babacan 23 yaş
sağ bek gökhan gönül 28 yaş
stoper eren güngör 24 yaş
stoper emre güngör 26 yaş
sol bek hakan balta 30 yaş
sol açık arda turan 25 yaş
ortasaha hamit altıntop30 yaş
ortasaha mehmet topal 26 yaş
sağ açık tuncay şanlı 30 yaş
forvet batuhan 22 yaş
forvet sercan yıldırım 23 yaş
yaş ortalaması: 26 (ne çok genç ne de çok yaşlı)
şimdiden temelleri atılsa bu takımın kim diyebilir başarılı olması imkansız diye.. bu listede şimdiden avrupanın dev kulüplerini peşinden koşturan oyuncular var.. gökhan gönül, topal, arda, batuhan, sercan avrupaya gidecekler bu kesin.. tuncay ve hamit zaten avrupada.. 2012 de dönüp bakıcam bu listeye..kaçta kaç tutturmuşum diye.. ama ben eminim mehmet güven i kesin alacaklar.. emre belözoğlunu da.. bizim görmediğimiz bişeyler olduğu kesin ya..
pele sen kendi oğluna bak..

sercan yıldırım@batuhan karadeniz A.Ş.

sercanın kariyeri:
Profesyonel Kariyeri | ||
---|---|---|
Yıl | Kulüp | Maç (gol) |
2006-... | ![]() | 02900(8) |
Milli Takım Kariyeri | ||
2005 2006 2005-2007 2007-2008 2007-2008 2008-... | ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() | 00300(1) 01000(7) 01400(9) 00800(4) 01100(8) 00300(1) |
Profesyonel Kariyeri | ||
---|---|---|
Yıl | Kulüp | Maç (gol) |
2007-2008 2009 | ![]() ![]() | 02100(2) 00400(4) |
Milli Takım Kariyeri | ||
2006 2006-2007 2006-2008 2008-... 2008-... | ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() | 00200(0) 0260(25) 0280(18) 00100(2) 00100(0) |
"Rekorların çocuğuyum. Megolaman değilim, ama iyi futbolcuyum. İngiltere’ye alt yapıdan davet edilen ilk genç oyuncuyum. 50 yıldan bu yana Süper Lig’de gol atan en genç futbolcuyum. En çok milli olan genç futbolcuyum. Süper Lig’de 90+6’da Gaziantep’te gol atarak yeni bir rekor kırdım. Benim için şımarık ve terbiyesiz diyorlar. Futbol yaşamım boyunca bugüne kadar kırmızı kart görmedim. İnanılmaz çalışıyorum. Kıskanılacak çocuğum. Ülkemizde sivrilen iyi futbolcu olursan ya dininle ya da gezdiğin insanlar nedeniyle eleştirirler. Ben de iyi olmanın ve sivrilmenin kurbanıyım. Futbolumu eleştirenlere saygı duyuyorum ama özel yaşantıma girenlere üzülüyorum."
batuhan biraz asi olabilir.. bu paragraf zaten onun ergenlik döneminde olduğunun kanıtı.. bu kişilikle alakalı.. ama unutulmamalıdır ki o daha çocuk.. onu kazanmak çok da zor olmayacaktır.. ama onu pişsin diye değilde kadromda düşünmüyorum diyerek kiralarsanız kariyerini başlama arifesinde bitirirsiniz.. nobreye 3 milyon dolarlar vermekten bahseden medyanın batu ya gereken desteği vermesi gerektiğini düşünüyorum..
2012 avrupa şampiyonasında bu ikili çok ama çok canlar yakacak.. iddia ediyorum rooney ve zlatan bu yaştayken bu kadar etkileyici değillderdi.. ama bir de şimdiki konumlarına bakın.. soun çıkardıklarında hiç bir zaman dışlanmadılar.. ve onlarda üzerlerine düşeni yapıp hep üstüne koydular..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)