"Futbolun 22 adamın topun peşinden koşması olduğunu düşünmenin, kemanın telden ve yaydan, Hamlet'in kağıt ve mürekkepten ibaret olduğunu söylemekten bir farkı yoktur." J. B. Priestley, The Good Companions, 1928

3 Nisan 2009 Cuma

terim vs. tanburacı


ilginçtir ki bu kapışmaya çok fazla değinmedi bizim blog camiası.. aslında çok sağlam malzeme vardı.. TSYD yaptığı açıklamayla terim e yağ çekti ama üyesi olmayan tanburacıyı kınadık dedi.. olay neydi hatırlayalım önce.. tanburacı bugün köşesinde yazmış.. televizyon da aynı şekilde aksetti zaten olanları.. adam yanlış bişey mi demiş.. terim in ne doknulmazlığı var.. ibrahim üzülmez, nihat ve emrelerle olacak iş bu zaten.. sen değilmiydin zamanında fatih akyelleri, vedat inceefeleri gözünü kırpmadan sahaya süren.. neden korkuyorsun hocam erenleri, nurileri sahaya sürmekten.. ülkenin en iyi sol bekini stoper oynatıp en kötüsünü de takıma alıyorsun..

birileri terim e ayar vermeliydi.. tanburacı daha fazla dayanamamış terim gazellerine.. belçika-estonya ya 4 puan verdik.. bosna gitti ikisini de yendi.. oyuncu havuzunu genişletmeye çalışacak ispanya yedeklerin yedeği ile bosna karşısına çıkarsa kimse ama kimse şaşırmasın.. terim ufak kayıplarda merak etmeyin bunun istanbulu da var diyor, ama elimiz ayağımıza dolaştığında zamanında yaşattığı başarılardan bahsediyor..

hiçbir avrupa takımıyla karşılaşmadan (büyük şans) dünya 3. olan türkiye nin hocası şenol güneş ülkemizde iş bulamıyorsa kulüp başkanlarının bu başarıyı tesadüf saymasından dolayı olabilir.. zaten 2 yıl sonra letonya bunu doğrular derecesinde bi ders verdi.. daha sonra bi etüt te isviçreyle yaptık.. costa rika, çin, senegal ve güney kore yi yenerek 3. olacağımızı söyleseler hanginiz inanırdı?

2008 avupa şampiyonasında şu sıralar dünya kupalarına katılamamayla karşı karşıya kalan çek cumhuriyeti, portekiz ve isviçre yle karşılaştık.. 2.turda geçen sene ingiltereyi içerde dışarda yenen ama şimdi aynı ingiltere nin 5 puan gerisinde olan hırvatistanla yaptık.. ve yarı final almanya..

iki üçüncülüğün de kökünde karşılaşılan ciddi rakiplere karşı kazanılamamasıydı.. şansımız yanımızdaydı.. 2002 de 2 kez brezilya ya, 2008 de portekiz ve almanya ya yenildik.. 2009 martta da 2 kez ispanya ya.. tamam çekleri, isviçrelileri yencek kıvama geldik ama dünya 11 incisi olarak ilk 10 daki ülkelere karşı hiç galip gelemeyecek miyiz?

takım gençleşmeye derhal gitmeli ve papazlardan biran önce kurtulmalı.. nihat,emre,üzülmez,colin e hemen teşekkür edilip, yerleine yavaş yavaş sercanlar, batular, nuriler entegre edilemli.. zor maçların son 10 dakikalarında yem edilmeden ama...

"Basın Toplantısı'ndan naklen

Medya olayı yazıyor bari ben yazayım da herkes doğrusunu öğrensin. Fatih Terim maç sonrası basın odasına giriyor arkasında koruması!... Koruma masanın hemen dibinde kollarını kavuşturuyor, gözleriyle tarassutta!... En çok da beni süzüyor... Oysa içeridekilerin hepsi akreditasyonlu gazeteci, İspanyol gazeteciler de var... Kimden korkulur ki!

Ben Terim'in tam karşısında oturuyor ve toplantıyı takip ediyorum.

Bir ara Terim bana bakıp eliyle laubali bir hareketle; 'konuşmayın soru sorun' diyor. Oysa yanımda Yeni Şafak Gazetesi Spor Müdürü Erhan Köknar var. Not tutuyor kaçırdığı bir sözü aktarıyorum. Terim belli ki bana dalanmak için yine pundunu arıyor.

Cevap sakin ve serin; 'Size soracak sorum yok. Dinliyorum. Zaten yıllardır hep aynı şeyleri söylüyorsunuz...'

Olay budur."

2 yorum:

Othello dedi ki...

Genclestirme operasyonunda tasfiyeler arasina 22 yasindaki Kazim nasil girdi yahu?

sekobarbital dedi ki...

kazım amca 44 yaşında gibi oynarsa neden girmesin...