
29 Aralık 2009 Salı
Bir Efsane de Benden Kabba Samura

Kabba Samura. Flying Dutchman CM efsanelrinden bahsediyordu. Düşük bütçeli iki takım seçenler için (Fulham, Villareal, Bordeaux gibi çok ta düşük değil) Danimarkalı Borgvart ile İsveçe göç etmiş Sierra Leone lu Samura takımlarının süper starları olup her zaman Real Madrid ayarında takımlara transfer olmuşlardı.
Ben de kendi efsanelerimi merak ettim ve tipleri nasıl, kariyerleri ne olmuş falan filan. Mustafa Denizli'nin bi ara ciddi ciddi CM'den oyuncu aradığına inandığım için daha bi sevmiş benimsemiştim oyunu.
Neyse bizim Samura da gençlik günlerinde CM cilerin dikkati çekecek performanslara imza atmış. Mighty Blackpool da 20 maçta 12, IFK Olme'de 32 maçta 34, Göteborg B de ise 41 maçta 56 gol. Sonra 7 gol Göteborg'ta. Ama biraz dolanmış Göteborg günlerinden sonra. Girit'e gitmiş, Danimarka'ya ve en son Finlandiya'ya. Takımların adını duymuşluğum var ama yazmaya gerek yok bence.
Yani kariyeri olmayan bi adam olmuş. Gittiği her takımda 3-5 gol atmış. Tipi Amokachi'ye benziyor ama kariyeri ne yazık ki değil.
Bir kesit Owen




27 Aralık 2009 Pazar
Göz-Göz KSK derbisine nerseyse 1 yıl kaldı..


HAKEMLER : Zafer Koçbay, Mustafa Köseoğlu, Barış Baydemir
TEPECİKSPOR : Fadıl,Türker,Selim,Gür Ege,Ferhat,Remzi,Adem,Eser,Yasin,Soner,Sadettin
YEDEKLER : Ramazan, Bahadır, Eser, İbrahim, A.Serkan (Alişan), Cihan, Sercan
GÖZTEPE : Tamer,Tayfun,Evren,Burak,Bulut,Ferhat,M.Akif,Serkan,Ali Mumcu,Recep,Mert
YEDEKLER : Sinan, Eray, İbrahim, Emrah, Tuğrul, Hasan, Tahir
Grubumuzdaki diğer karşılaşmalar
Turgutlu-Akhisar: 0-2 (Maç sona erdi)
Alanyaspor-Sarıyer: 2-0 (Maç sona erdi)
Fethiye-K.Şeker: 0-4 (Maç sona erdi)
Denizli Bld-Eyüp:1-2 (Maç sona erdi)
Türkiye'ye Gelmez denip te Gelenler

Son 10 yıl için yapılan bu liste de ilgi çekici olabilir bence: Benim listem şöyle. Biraz atak ağırlıklı oldu ama yapacak bişey yok. Çok üst düzey defansif oyuncuların geldiğini düşünemeyiz. Özellike kalede koyacak bi isim bulamadım.
1- Heinen (3 büyükler için aday bi kaelci idi bence ben Denizli ye gelmez diyordum)
2- Frank de Boer (Tam bir hayal krıklığı idi)
3- Roberto Carlos (Şampiyonluk yaşayamadan gitti)
4- Fernando Meira (Allah korudu)
5- Darius Vassel (Şu anda West Ham da oynasaydı, neden diye sormazdık?)
6- Ortega (Onu da St.Yıldırımdan Allah korudu)
7- Anelka (Keşke gitmeseydi, doyamadık)
8- Kewell (Ben olsam gelmezdim, Roma-Tottenham varken.. Neyse iyi ki geldin)
9- Guiza (İspanya gol kralı. Gitsin diye beklenenlerden)
10- Elano (Patlama mı yapacak elimizde mi patlayacak bilmiyorum)
11- Marcelinho (Trabzon bari şu adama sabır gösterseydi be)
Van Hooijdonk, Alex, Ribery, Keita, Appiah, Song, Kezman, Kenneth Anderson, Ailton, Lincoln, Baros, Nihat ve Emre.. Yukarıda ki listeden olabilirlerdi. Ama sadece bir 11 yazabileceğim için listem bu yönde oldu.Katkılarınızı bekliyorum.
Türkiye'ye Getirilen Balonlar

Herkes son 10 yılın en iyi 11 tabloları yapıyor ben de hergün gelip te gelmeyen 11'i yaptım. Unuttuğum varsa mutlaka ekleyin. Eğlenceli bi 11 olacak diye düşünüyorum.
1- Sorensen (3 büyük takıma da ha geldi ha gelecekti)
2- Cafu (Son yıllarını Carlos gibi Türkiye'de geçirecek diye çok bekledik)
3- Dellas (Galatasaray imza attırdı diye habeR bile çıktı)
4- Lucio (Fener taraftarı neredeyse geldiğine inanıyordu)
5- Seitaridis (Galatasaray onu yollarda boşuna bekledi)
6- Basinas (Gelmeyen bir diğer yunan)
7- Gudjonssen (3 büyük takım birbirini yemiş sözde onun için)
8- Kennedy Bakırcioglu(Soyunda Türklük var diye midir bilmem ama her sene geldi gitti)
9- Etoo (listenin en flaş ismi, geldiğine yemin eden fenerli arkadaşlarım oldu)
10- Adriano(Ne yazık ki Carlos bu konuda fenerlileri kandırdı)
11- Recoba (gelmezzzz dedim ama kimseye dinletemedim, adam Türk düşmanı)
26 Aralık 2009 Cumartesi
Fotolara Dikkat: Cafercan-Özgürcan-Arda




25 Aralık 2009 Cuma
Yeni Yıla Girerken

Görünen Köy

20 Aralık 2009 Pazar
Zayıf Halka Dos Santos

Trabzon madeni geç farketti geç. Ceyhun ve özellikle Serkan hallaç pamuğu gibi dağıttı çakma Carlos'u.. Adamda ne hırs var, ne defannsif mentalite ve kademe anlayışı ne de olumlu bir pas. Amatör küme bekleri gibi gelen topu tepti. Bence Fener en olumlu sol kenar formasyonunu sol bek vederson, sol açık Uğur Boralla yaşamıştı özellikle şu rastlantısal çeyrek final günlerinde.. Adam artık ne kadar para aldıysa bütün amacını çöpe atmış.
Devre arası curcunası başlıyor

1 haftam nöbet ve nöbet ertesilerle geçince blog aleminde sadece okuyucu olabildim. Barca 6'da 6 yapmış, Pedro tarihe geçmiş, Mancini City'e gitmiş, Tolga Özkalfa maçın içine etmiş.. bla bla bla.. Kuralar çekilmiş haritanın ucu Liverpool şehrine çıkmış. Çok da heyecan yaratmayan gelişmeler benim açımdan. Belki de yorgun olduğum için bana öyle geliyor. Haftanın tek can alıcı noktası öyle ya da böyle Galatasaray ve Göztepe içim alınan hayati 3 puanlardı. Son olarak ta Fener'in kazanması ikinci yarıyı bütün takımlar için iştah kabartıcı hale getirdi. Bakalım devre arasında hangi takım kimleri gönderip yerlerine kimleri alacak. Carlos'la başlayan curcuna nasıl devam edecek. Cevapları bilinmeyen birçok soru var aslında..
13 Aralık 2009 Pazar
Torkos Yükselme Grubunda (diyebiliriz galiba)

STAT: Yedi Eylül
HAKEMLER: Ömer Faruk Ocak**, Ali Etlikçi***, Mustafa Savuranlar***, Abdullah Tura.**
TORBALISPOR: 16 Umut***, 4 Ufuk***, 52 Celal***, 21 Feyzullah***, 8 Tayfun Emre***(Dak.80 Gökhan), 7 Erkan***, 25 Metin***(Dak.64 Rıdvan Aykan), 91 Mehmet Ali***(Dak. 53 Hasan), 9 Mümin*** ve 82 Emir***
ALTINORDU: 34 Onur**, 5 Koray*, 20 Sertaç**, 8 Altan**, 21 Lider*, 66 Kadir**, 11 Osman*(Dak.85 Fırat), 10 Zafer**, 25 Mustafa*, 24 Cüneyt*(Dak.74 Celal) ve 17 Sinan**
SARI KARTLAR: Emir, Hasan (Torbalıspor), Sinan (Altınordu)
Aile Bağları

St.Yıldırım 3

11 Aralık 2009 Cuma
Vatana millete hayırlı olsun

9 Aralık 2009 Çarşamba
Bırak bu işleri St.Yıldırım 2

3-5 yazı öncesinde bırak bu işleri demiştim ama bırakacağı yok anlaşılan. Öncesinde Galatasaray şampiyonluğunu gölgelemek ve gündem değiştirmek için kulüp başkanlığını bırakmış ve geri dönmüş olan St.Yıldırım bu sefer belki de çok da önemli olmayan sıradan bir lig maçından sonra Kulüpler Birliği Başkanlığını bıraktı. Geri döndüğüne göre amacı yine gündemi değiştirmek. Amaç ne, birkaç mağlubiyeti maskelemek. Bu kadar düştüğüne göre yakında yedikleri her golden sonra bişeyler ayrılırsa şaşırmayın.
8 Aralık 2009 Salı
Biraz tezat yok mu?

Daha geçtiğimiz yarışlarda Usain Bolt'u geçmenin imkansız olduğunu söyleyen Asafa Powell nedendir bilinmez gaza gelmiş bu sefer geçeceğini söylüyor. Eski bahanesi olarak kronik sakatlığını göstermişti. Bolt'un boyunun uzunnluğunun dezanvantajlarından bahsetmiş, fakat bana kalırsa gördüğümüz o ki avantajları da bi hayli fazla. Milletin 30 adımını adam 15 adımda atıyor. Bence gelmiş geçmiş en büyük efsanelerden biridir ve rekorlarını kıran yine kendisi olacaktır.
İşte Powell'ın açıklamaları:
"Benim avantajım, Bolt'a göre daha kısa boylu olmam ve daha iyi çıkış yapma potansiyelimin bulunması. Usaın çok uzun ve güçlü. Yani yarışın sonuna doğru avantajı ele geçiriyor. Herkesin güçlü yanları farklıdır. Önemli olan kimin güçlü yanını daha fazla öne çıkarabileceği."
6 Aralık 2009 Pazar
Ispartaspor:0 Torbalıspor:1

Blogların bir amacı da alternatif haber üretmek değil mi? Ulusal medyada yer almayan ya da yer alması imkansız olan özellikle memleketlerimizin takımlarını uzaktan da olsa izlediğim kadarıyla sizlerler paylaşmak beni fazlasıyla mutlu ediyor.
Global aşkımın Galatasaray, lokal aşkımın Göztepe, memleket aşkımın da Torbalıspor olduğunu takip eden arkadaşlar görüyordur.
İşte olardan Torbalı olan bugün deplasmanda Ispartaspor'u son dakikalarda da olsA yenerek hem liderliğini devam ettirdi, em de rakibini yarışın dışına itti. Kaldı 3 hafta. İki maç kendi evimizde.

Yıllar önce üst lige çıkma imkanı olan fakat maddi imkansızlıklar nedeniyle maçlara zevkine çıkmaya başlayan bir jenerasyon var ki bu ekibin golcüsü eniştemdir. Ondan dinlerdik yaşananları ve teşvik primlerini. Neler olurmuş neler. 15-20 yıl öncesinden bahsedyorum. Şimdi aynı takım tekrar potada yakında play-off a çıkacak. Umarım bu sefer olur ve 2.ligde maçlarına gideceğimiz bi takımımız daha olur.
Kayseri:3 Bursa:0 .. Lider Kayseri

Maç nasıl mı derseniz, maçtan önce anlatacaklarım olduğunu söylemek isterim. Mesela Kayseri seyircisi ve takımını İç Anadoluda yanlız bırakmayan Bursa taraftarından. 33.000 kişi vardı ama Televizyon başında çıkan sesle orantılı olarak çok inanası gelmedi. Çünkü sesini duyuran 3-0 a rağmen susmayan Bursa tarafıydı. İşte bu yüzden biri taraftar diğeri seyirci.
Gelelim maça. Bana kalırsa Cangele'nin cezası Kayseri'ye yaramış. Yeine oynayan Ömer Şişmanoğlu hem yerden hem havadan iyi oynayabilen bir isim. 1 gol attı asist sayılmasa da son golü de attırdı. Bir takım 4-4-2 yi bu kadar mı güzel oynar. Dinamik yerinde durmayan 4 lü ortasaha ve durmadan basan forvet hattı. 4-3-2-1!lerin 4-3-3' lerin benimsendiği şu günlerde Kafkas'ın bu anlayışı bana mutluluk verdi. Çok iyi oynadılar ve halı bi galibiyet aldılar. Makukula gol sayısını 12 'ye çıkardı. Fizik gücü üst seviyede. Öyle ya da böyle Bolton'dan gelmiş bir isimin içi boş olamazdı. Beşiktaş istiyormuş bakalım seon sonu neler olacak. Bir de 30 gol civarı atarsa büyük bir kapışmanın yaşanacağı kesin.
Bursa tarafında ise kafası karışmış isimler vardı sanki. Volkan Şen ve Sercan ayaklarına gelen her topu ezerek, boylarından büyük işlere kalkışarak acaba mı dedirttiler özellikle benim gibi Galatasaray taraftarlarına. Daha biraz zamanı var dedirdircesine bir oyun oynadılar. Turgay gayretli ama yanlız, Ivan ise Galatasaray maçındaki oyununun mahalle maçı versiyonunu sergiledi. Bana göre zaten vasat olan defans bloku da top çıkaramayınca mağlubiyet kaçınılmaz oldu. 4 büyük takım artığı bi defans kurgusu (Mustafa Keçeli-Ömer Erdoğan-Zapo-Ali Tandoğan) olan bi kurguda geldikleri yerlerin dikkatini çekebilecek bi performans ben şahsen beklemiyorum.
Kayserispor'u tebrik ediyorum. Belki de 7 saaliğine lider oldular ama sonuçta oldular. Gerilerden gelip yaptılar bu işi. Ah bir de Sivas o güzelim takımı bozup ta pas tutmuşisimleri almasaydı ne güzel olurdu.
7 saat sonra belki değişecek ama şu anki puan durumu ise şöyle

Javier Gonzalo Rodriguez

Villarealli Javier Gonzalo Rodriguez 5 maçta 3 kırmızı kart. Bu nasıl bi istatistik. Linki veriyorum inceleyin isterseniz.
http://www324d.mackolik.com/Futbol/Player/Default.aspx?id=12242
Komedi
"Futbolcumuz Önder Turacı sakatlığı nedeniyle Eskişehir maçı kadrosuna alınmamıştır. Tedavi olması ve dinlenmesi gereken Önder Turacı, gece geç saatlere kadar bir gece kulübünde eğlenmiş ve daha sonra evine gitmiştir. Evde sebebini bilemediğimiz bir hadise sonrası sağ el bileğinde radial atar damarında ve el bileği kirişinde kesik oluşmuştur”
Böyle mi kulüp açıklaması olabilir mi? Bakalım Önde cevap verecek mi? Çünkü bu kesinlikle geçmiş olsun mesajı değil değil mi? Bu resmen benim otoritem sıfır demek. Go home YANKEE diyorum anlayan anlar.
Galatasaray 76 - Tofaş 86 .. Jasaitis ve Murat Kaya

Gece arkadaşarla beraber Taksim'de bir barda oturuyoruz. Eşime bak bu Murat Kaya ve Jasaitis dedim. Adamlar neşeli, etrafa neşe saçıyorlar. Maçı izleyemediğim için sevindim ancak bir galibiyet bir oyuncuyu bu kadar mutlu edebilir diye düşündüm. Ellerinde biraları tokuşturuyorlar. Eve geldiğimde gördüm ki maçı kaybetmişiz. Adamlar çok mu profesyoneller yoksa umurlarında mı değil anlayamadım. Ama bir onur mücadeledi içnde olmadıkları çok ama çok açıktı. Elbette eğlenecekler ama bence o gün değil.
Galatasaray Cafe Crown (76)
Darius Washington 20 (3 Ribaund- 2 Asist), Murat Kaya 3 (2 Ribaund- 4 Asist), Mike Wilkinson 25 (10 Ribaund), Radoslav Rancik 9 (4 Ribaund- 3 Asist), Evren Büker 13 (7 Ribaund- 5 Asist), Can Akın (1 Ribaund- 1 Asist), Simas Jasaitis 6 (6 Ribaund)
Tofaş (86)
Mehmet Yağmur 15 (2 Ribaund- 6 Asist), Orçun Göllü 4 (2 Asist), Brandon Bowman 19 (11 Ribaund- 5 Asist), Melih Sevda (1 Asist), Can Altıntığ 10 (4 Ribaund- 3 Asist), Lamar Butler 9 (2 Ribaund- 1 Asist), Cihad Şahin 6 (8 Ribaund- 1 Asist), Nezih Özbakır 6 (1 Ribaund- 1 Asist), Sean Denison 13 (6 Ribaund- 2 Asist), Marko Kolaric 4 (3 Ribaund)
2.Periyot: 22-18
3.Periyot: 22-25
4.Periyot: 12-20
Göztepe :1 Akhisar Bld Genç.:1

Çok önemli bir maçtan zar zor alınan 1 puana sevinmeli mi üzülmeli mi bilmiyorum. Kazanıldığı takdirde rakibin ritmi bozulabilir, ilk 2 için de avantajlı konuma geçilebilirdi. Göztepe klasiği haline gelmiş olan maçlarda 1 golden fazla atamama aslında takım için en büyük sorun. 1 gol yediğiniz takdirde maksimum 1 atarak anak berabere kalıyorsunuz. Aynı dünkü gibi. Hala umutlar sürüyor ama aynı oranda canlar sıkılıyor camiada. Taraftara çok fazla güvenmeyin. Sizi vezir yapan bu taraftar yeri geldiğinde rezil de eder. Taraftara kayık olmaya çalışın ve çıkn adam gibi oynayın. Akhisar dediğiniz takımın bütçesi nedir ki şu anda size 10 puan fark atmış olsun. Sitede de haketmedik falan yazmışlar. Güzel oyunu skora yansıtamamamışız mı ne. Bırakın bu işleri bu takım ligin başından beri kanatsız ve yaratıcı oyunculardan yoksun oynuyor. 50 tane forvet alacağınıza gidin adam gibi 2 tane 7 ve 11 numara alın. Penaltı olmasa, ona buna çarpmasa gol olmayacak.
HAKEMLER : Mehmet Nevzat Adal, Onur Gördük, Abdülhamit Çiftsüren
GÖZTEPE : Tamer, Evren, Recep, Tayfun, Ali Mumcu, Mert, Burak, Serkan, Hüseyin, Bulut, Hasan
AKHİSAR : Gürkan, Erman, Azmi, Doğan, Tuncay, Özhan, Mustafa, Hakan, Gökhan, Serkan, Emre
GOLLER : Dk. 60 Doğan (Akhisar Bld.), Dk. 84 Şadi (Göztepe) (P)
Bırak bu işleri St.Yıldırım

4 Aralık 2009 Cuma
Atamayana atamadılar

Kısaca maçın özeti bu. Beşiktaş atamadıkça Diyarbakır arada bi göründü atcak gibi oldu ama atamadı. Eğer oyunu kanatlara yığarak oynayacaksanız ters kanattaki oyuncu orta yapıldığında en azından arka direğe koşup forvet hattını ikilemeli. Ama Beşiktaş'ta yapılan ortaların tek muhatabı ne yazık ki Nobre idi. Ne Tello ne de Nihat son vuruşlardan oldukça uzaktılar. Bunu gören Denizli ikinci yarıda Bobo'yu oyuna alarak ortalarda bir fazla olmak istedi. Çok net pozisyonlar kaçtı. Bu gibi maçlarda JOHNSONVARİ vuruşlarla pozisyona girmeden maç kazanılabilir. Eski Galatasaraylı Erhan Şentürk'ten de benzer bi füze direkten döndü. Geçen hafta sevinen Beşiktaş bu skorla bu sefer yakınlarını sevindirmiş oldu.
BEŞİKTAŞ: 0 - DİYARBAKIRSPOR: 0
Stat: BJK İnönü
Hakemler: Bülent Yıldırım, Cem Satman, Muhittin Gürses
Beşiktaş: Rüştü, İbrahim Kaş, Sivok, Ferrari, İsmail, Nihat (Dk. 72 Ekrem), Ernst, Fink (Dk. 71 Bobo), Yusuf (Dk. 46 Tabata), Tello, Nobre
Diyarbakırspor: Gökhan, Adnan, Tolga, Erdinç (Dk. 84 Ümit), Celalettin, Abdullah (Dk. 46 Erhan), Şener, Ayman, Barış, Job (Dk. 46 Mendoza), Tazemeta
Sarı Kart: Dk. 12 Erdinç, Dk. 90 artı 5 Tazemeta (Diyarbakırspor), Dk. 90 artı 5 İbrahim Kaş (Beşiktaş)
World Cup 2010

(A) GRUBU: GÜNEY AFRİKA, MEKSİKA, URUGUAY, FRANSA
(B) GRUBU: ARJANTİN, GÜNEY KORE, NİJERYA, YUNANİSTAN
(C) GRUBU: İNGİLTERE, ABD, CEZAYİR, SLOVENYA
(D) GRUBU: ALMANYA, AVUSTRALYA, GANA, SIRBİSTAN
(E) GRUBU: HOLLANDA, JAPONYA, KAMERUN, DANİMARKA
(F) GRUBU: İTALYA, YENİ ZELENDA, PARAGUAY, SLOVAKYA
(G) GRUBU: BREZİLYA, KUZEY KORE, FİLDİŞİ SAHİLİ, PORTEKİZ
(H) GRUBU: İSPANYA, HONDURAS, ŞİLİ, İSVİÇRE
MAÇ PROGRAMI
- A GRUBU-
11 Haziran Cuma 17. 00: Güney Afrika - Meksika (Soccer City, Johannesburg)
11 Haziran Cuma 21. 30: Uruguay - Fransa (Cape Toewn)
16 Haziran Çarşamba 21.30: Güney Afrika - Uruguay (Pretoria)
17 Haziran Perşembe 14.30: Fransa - Meksika (Polokwane)
22 Haziran Salı 17.00: Meksika - Uruguay (Rustenburg)
22 Haziran Salı 17.00: Fransa - Güney Afrika (Bloemfonstein)
-B GRUBU-
12 Haziran Cumartesi 14. 30: Arjantin - Nijerya (Ellis Park, Johennesburg)
12 Haziran Cumartesi 17. 00: Güney Kore - Yunanistan (Cape Town)
17 Haziran Perşembe 17.00: Yunanistan - Nijerya (Bloemfonstein)
17 Haziran Perşmbe 21.30: Arjantin - Güney Kore (Soccer City, Johannesburg)
22 Haziran Salı 21.30: Nijerya - Güney Kore
(Durban) 22 Haziran Salı 21.30: Yunanistan - Arjantin (Polokwane)
-C GRUBU-
12 Haziran Cumartesi 21:30: İngiltere - ABD (Rustenburg)
13 Haziran Pazar 14:30: Cezayir - Slovenya (Polokwane)
18 Haziran Cuma 17:00: Slovenya - ABD ((Ellis Park, Johennesburg)
18 Haziran Cuma 21.30: İngilltere - Cezayir(Cape Town)
23 Haziran Çarşamba 17.00: Slovenya - İngiltere (Port Elizabeth)
23 Haziran Çarşamba 17.00: ABD - Cezayir (Pretoria)
-D GRUBU-
13 Haziran Pazar 17:00: Almanya - Avustralya (Durban)
13 Haziran Pazar 21:30: Sırbistan - Gana (Pretoria)
18 Haziran Cuma 14:30: Almanya - Sırbistan ((Port Elizabeth)
19 Haziran Cumartesi 15:30: Gana - Avustralya (Rustenburg)
23 Haziran Çarşamba 21:30: Avustralya - Sırbistan(Soccer City, Johannesburg)
23 Haziran Çarşamba 21:30: Gana - Almanya (Nelspruit)
-E GRUBU-
14 Haziran Pazartesi 14:30: Hollanda - Danimarka (Durban)
14 Haziran Pazartesi 21:30: Japonya - Kamerun (Bloomfontein)
19 Haziran Cumartesi 17:00: Hollanda-Japonya (Durban)
19 Haziran Cumartesi 21:30: Kamerun-Danimarka (Rustenburg)
24 Haziran Perşembe 21:30: Danimarka - Japonya (Rustenburg)
24 Haziran Perşembe 21.30: Kamerun - Hollanda(Cape Town)
-F GRUBU-
14 Haziran Pazartesi 21:30: İtalya-Paraguay (Cape Town)
15 Haziran Salı 14: 30:Yeni Zelenda-Slovakya (Rustenburg)
20 Haziran Pazar 14:30: Slovakya-Paraguay (Bloemfontein)
20 Haziran Pazar 17:o0 İtalya-Yeni Zelenda (Nelspruit)
24 Haziran Perşembe 17:00 Slovakya-İtalya (Ellis Park)
24 Haziran Perşmbe 17:00 Paraguay-Yeni Zelenda (Polokwane)
-G GRUBU-
15 Haziran Salı 17:00: Fildişi Sahilleri - Portekiz (Port Elizabeth)
15 Haziran Salı 21:30: Brezilya - Kuzey Kore(Ellis Park)
20 Haziran Pazar 21:30: Brezilya - Fildişi Sahilleri(Soccer City, Johannesburg)
21 Haziran Pazartesi 14:30: Portekiz - Kuzey Kore (Cape Town)
25 Haziran Cuma 17:00: Kuzey Kore - Fildişi Sahilleri (Durban)
25 Haziran Cuma 17:00: Portekiz - Brezilya (Nelspruit)
-H GRUBU-
16 Haziran Çarşamba 17:00: İspanya - İsviçre (Durban)
16 Haziran Çarşamba 14:30: Honduras - Şili (Nelspruit)
21 Haziran Pazartesi 14:30: Şili - İsviçre (Port Elizabeth)
21 Haziran Pazartesi 21:30: İspanya - Honduras (Ellis Park)
25 Haziran Cuma 21:30: İsviçre - Honduras (Bloemfontein)
25 Haziran Cuma 21:30: Şili - İspanya( Pretoria)
2 Aralık 2009 Çarşamba
Iverson için yaşanmışlıklar

Yanlış hatırlamıyorsam yıl 2001. Bir sonraki güne "Kobe out, Iverson in" şeklinde manşet olacak olan maçı izlemek için televizyon arıyoruz. 3 kişiyiz, birimiz birazdan pes edip yatmaya gidecek.Diyeceksiniz ki maçlar şifresiz kanaldan veriliyor diye. Haklısınız ama tıp fakültesini yatılı olarak okuyorsanız ve saat 12'de kapanıyorsa bütün televizyon odaları alternatif yollara itmişti bizler. Ayağımızda terlikle hastane tarafına geçip önce kafetaryaya tuvaletten girme girişimimiz sonra da acil servise gidip derman arayan insanların yanında 37 ekran televizyonda Kanal D 'ye basarak ayakta maçı izleme gayretine dönüşüvermişti. Trajikomik bi durumdu aslında aklı kemale ermiş insanların hayatlarını kısıtlamaya kalkmak hala aklıma geldikçe sinirlendiğim bi durumdur ama maçı SİXERS kazanınca bu yaşadıklarımızın hepsinin değidiğine kanaat getirmiştik. Dikembo Mutombo'nun pota altı çabası kısıtlı sayı üretme kapasitesi, Eric Snow'un tek misyonunun topu alıp Iverson!a vermek olması aklımda kalan maçtan kareler.
İşte o efsane başladığı yerde bitirmek üzere geri döndü. Hey Answer! Welcome back
20 Aralık 1964

Mevlüt Erdinç'i Galatasaray'a tavsiye ediyorum


Bi Karışıklık mı var?

1. Torba: Güney Afrika (A Grubu), Arjantin, Brezilya, İngiltere, Almanya, İtalya, Hollanda, İspanya
2. Torba: Avustralya, Japonya, Güney Kore, Kuzey Kore, Honduras, Meksika, ABD, Yeni Zelanda
3. Torba: Cezayir, Kamerun, Gana, Fildişi Sahili, Nijerya, Şili, Paraguay, Uruguay
4. Torba: Danimarka, Fransa, Yunanistan, Portekiz, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, İsviçre
Arkadaşlar bu dünya kupası torbaları. 4.torba ile 2. torba yanlış mı yazılmış yoksa bana mı öyle geldi?
Favori grubum: Brezilya- Güney Kore - Fildişi Sahili - Fransa
Bomba grubum: İngiltere - Avusturalya - Fransa - Cezayir
Boktan grup: Güney Afrika - Avustralya - Cezayir - Slovenya
1 Aralık 2009 Salı
Neden?

Oyunu iki yönlü oynayabilen oyuncuların azlığı olanların da kapasitelerinin azlığı. Galatasaray'da yolunda gitmeyen durum tek cümleyle bu şekilde açıklanabilir. Bir türlü hücuma çıkarken uygun üçgenlerin kurulamaması, yaratıcılıktan yoksunlukluk ve tek ayaklılık sonuçların sebepleri.
Mesela,
** Çok övdüğümüz Keita ne yazık ki defansif anlamda çabalasa da kademeye giriş konusunda çok zayıf. Sabriyle aynı adama bastıkları için neredeyse çarpışacaklar. Oysa kademeli olarak adamı karşılasalar biri geçilse bile öteki müdahale ettiğinde geçilen bile geri dönüp yetişebilir. Aynı Keita iki yönlü adam eksiltme özellikleri olmasına karşın pas ayağı daima sağ. Buna dikkat edin. Sola attığı çalımlarda genelde sağ ayağı ile pas veriyor ve eylemsizlik prensibi gereği sola giderken sola yatıp pas sağa pas verdiğinden dengesiz bi durum söz konusu oluyor ve çoğunlukla kaptırıyor. Kewell gibi içeri girip gol atma güdüsü olmadığından tam aksi istikamete yani çizgiye inip orta yapmayı tercih ediyor. İşin doğrusu bunu iyi yapıyor o ayrı.
** Kewell ise 1/2 Hagi. Çünkü sağ ayağını sadece baston niyetine kullanıyor.
**Arda defansta, Topal, Sarp ve Ayhan kimi maçta ofansif kimi maçta defansiz anlamda zayıf.
** Ve Arda dışındakiler ne yazık ki yaratıcıktan çok ama çok yoksun buna Elano da dahil.
Bu yüzden açıkları kapatma konusunda ve özellikle dikine oynama ve verdiği pas sonrası boşa çıkma konusunda takımdaki en ideal önlibero Linderoth'un takıma dönmesini bekliyorum. Belki bişeyler düzelir diye umut ediyorum. Elimizdeki malzemeyi kullanarak bişeyler ummaktan başka yapılacak birşey de yok sanırım.
30 Kasım 2009 Pazartesi
2 tarihi roman: Yavuz ve Abdülmecit

"Yavuz" Okay Tiryakioğlu'nun "Kuşatma 1453" romanından sonra kaleme aldığı son anı-roman. Gotik romanlardan tarihi romana geçişini kitabın önsözünde "küçüklüğümde hep kendimi onların yerine koyardım" diyerek açıklayan yazar 1 günde bitirilecek, 1 sonraki sayfanın merak uyandırdığı ve tarihin bize anlatmadılarını akıcı bir şekilde aktarmış ve yazdıklarını tamamen belgelere dayandırmış. Yavuz Sultan Selim'in Şah İsmail çekişmesi ve Memluk Devletine son verişi en ince ayrıntılarıyla aktarılmış. fakat bu uğurda kardeşlerini ve en yakın arkadaşlarının kellelerini almaktan çekinmemiş şair Yavuz'un hikayesi.

"Abdülmecit" ise büyük usta Hıfzı Topuz'un eseri. Bugün Mehmet Topuz'dan bahsetmiştik biraz ama onun aksine Hıfzı olanın kariyeri başarılarla dolu :) Üstelik bu romanı 85 yaşında yazması büyük saygı uyandıran bi durum. Abdülmecit'i anlatmayı seçmesinin sebebini padişahın kısa yaşantısına birçok olayı sığdırması ve halkımız tarafından çok fazla bilinmemesi. Bu iki kitabın yazarlarına bakmasanız aynı kişi tarafından yazıldığı kanaatine varabilirsiniz. Tiryakioğlu'nun genç yaşını göz nüne aldığımızda yeni bir Hıfzı Topuz geliyor diye sevinmememk elde değil.
Tarihe birazcık ilgi duyanlar bence mutlaka bu iki şaheseri okumalı. Okunuyorlar galiba ki en çok satanlarda ikisini de görmek mümkün.
Piyondan Vezir Olmaz

Kayseri'de oynarken kendini vezirden öte şah hissederdi Topuz. Ama görünen o ki Kayseri'nin bu seneki konumu şah-mat'tan öte Topuz'u psödo-şah (yalancı şah) olduğunu kanıtlarcasına. O Topuz bu sefer Fener ile Beşiktaş arasında tam anlamıyla "vezir savaşları" başlatmıştı. Orta alanda Emre, Alex, Christian, Selçuk, Dos Santos, Vederson, Deivid ve Colin Kazım varken Topuz'u nerde oytacağım derdinde idi Fener yönetimi. Ama oynatacak olan o değil Daum'du o da arada bi aman oynamadım demesin diye bi sağda bi solda oynattı durdu. Son maçta da solda oynadı ve ancak Daum ona devreye kadar sabredebildi, yerine Özer girdi. Büyük futbolcu Topuz devre rasında eve gitmeye kalkmış fakat yöneticilerin telefonu ile stada dönmüş.
SORU 1
Mehmet Topuz'un futbol kariyeri nedir?
SORU 2
Tamam anladık bir oyuncu için bir kulüple kapışabilrsiniz fakat bu onu vezir yapmaya yetecek bir kriter mi?
SORU 3
Beli kalın, teknik kapasitesi sınırlı, Ronaldo taklidi bi vuruş stili var(arada bi tutuyo aslında yüzdeye vurursanız çok düşük) , yaratıcılığı düşük bir oyuncuya ne denmiştir ki bu kadar kaprisli olabilsin? Sanırsınız Real Madrid'den gelen o, Kayseri'den gelen Carlos.
SORU 4
Terim Topuz' 2-2-2-2-2 sistemini denerken sağ defansif bekte oynatıyordu. Defans oynarken sesi çıkmayan bi adam noldu da ofansif oynarken bağırır oldu?
SORU 5
Beşiktaş Makukula ile anlaşmış. Ligin şu haliyle Topuz mu Maku mu diye sormama bile gerek yok herhalde. Son kez soruyorum Topuz'u kaybettiği için yerden yere vurulan Demirören yönetimi bu hamlesiyle doğru mu yapıyor, alkışlanmalı mı?
Bu sorulara cevap verirseniz ben de okuyucular da aydınlanmış olur.
29 Kasım 2009 Pazar
Maçın Kahramanı: PUYOL

Maçın hakkı beraberlikti. Çoğu kişi benimle hemfikir sanırım. Maçın kahramanı konusunda da. Puyol'un hangi hislerle oynadığını bilim adamları çözerlerse Allah aşkına bizim Gökhan ile Elano'yo da aşı olarak yapsınlar. Olacaklarsa da 20 yıl sonra kısır olurlar o da bizi ilgilendirmez :))
Puyol'un babası geldi aklıma maç esnasında mütevazi bi yaşam sürerken, sanırım berberdi, geçtiğimizi senelerde vefat etmişti. Böyle bi evlat yetiştirdiği için diğer alemde koltukları kabarmıştır sanırım. Fazla duygusal bi giriş oldu ama adam her türlü methiyeyi hakediyor yalan mı?
Guardiola'nın Galatasarayvari bir dizilişle sahaya çıkmasını yadırgadım açıkcası. Henry tamamen sola kaymış solda oynayacağını düşündüğümüz İniesta ise bu yüzden içeri doğru yol almıştı. Keita, Busques(yabkış yazmış olabilirim), Xavi, İniesta ile defansif ortasaha kurgusunu çelikten kurup bir tane atar yatarım modundaydı resmen. Nitekim dediği oldu ama 18'in içini İbra ile doldurarak.
Messi saman alevi gibiydi bi vardı bi yoktu. Aynı şekilde Ronaldo. Kaka 3 kere takımdaşlarına al da at dedi ama anlamadılar. Kaleciler genel manada iyiydi.
Bir diğer bana ilginç gelen nokta Barca'nın oynattığı adamların 7'si altyapıdan (6 katalan ve Messi) diğer 4'ü ise müslümandı :)) Ne alaka dieceksiniz ama dikkatimi çekti. Henry, Abidal, Toure ve İbrahimoviç(kanıtlanmamış veri) Barca'nın müslümanları. Diğer iki isim de ilgin ç aynı takımdan gelme Keita ve Dani Alves.
Sonuç orak güzel maçtı ama muhteşem değil..
Göztepemiz:2 Sarıyer:1


HAKEMLER: Ali Karadutlu, Halil Çağlayan, Eyüp Sabri Erdem
SARIYER: Ethem, Göksel(Eski Göztepeli), Emrah Umut, Serkan, Emrah, Sinan, Göksu, Aydın, Selim, Gökhan, Sezai
GÖZTEPE: Tamer, Tayfun, Evren, Burak, Serkan, Mert Somay, M.Akif, Ferhat, Ali Mumcu, Hüseyin, Recep
Grubumuz’daki diğer maçlarEyüpspor-İstanbul: 1-2
Denizli Bld-Tepecik: 5-1
Alanyaspor-Fethiye: 2-2
Akhisar-Konya Şeker: 1-1
Turgutluspor: (Bay)