"Futbolun 22 adamın topun peşinden koşması olduğunu düşünmenin, kemanın telden ve yaydan, Hamlet'in kağıt ve mürekkepten ibaret olduğunu söylemekten bir farkı yoktur." J. B. Priestley, The Good Companions, 1928

30 Ocak 2010 Cumartesi

Kırdık Kalbini


Yuhlanmasını tabi ki destekemiyorum, Inzaghi'nin Terim'i kovulmasına sebep olan bilerek kaçırdığı penaltıdan bile daha kötü bir vuruş olduğu açık ama bilerek kaçırdığına kesinlikle inanmıyorum. Galatasaraylı futbolcuların Nonda'ya katkısı olur umudu ile onun atmasını istemiş olacaklar. Ama plan tersine işledi. Nonda kaçırdı ve sonu geldi. Koşarak oynamaya çalışan bir takım için artık geriye takılmış bir vites gibi idi. Pres yapmıyor ve aldığı bir çok topu eziyor, gol koşuları yapamz olmuştu. Miadı dolmuştu işin aslı. Kewell'a saygımız ona nedne yoktu. Onun atlattığı sakatlığı atlatan bir Okan Buruk, bir Larsson dışında kaç isim sayabiliriz. Haldun Üstünel Kewell'a saygıdan bahsederken Nonda'nın kalbini kırmış oldu slında. Kendisi takımda Kewell'dan daha eski belki de daha iyi istatistiklere sahipti. Gitmeliydi tamam ama böyle değil omuzlarda yollamalıydık onu da..O da saygıyı hakediyordu. Ama kimin umrunda. Gelenin gidenin çocuğu yaşında olduğu gerçeği hepimizin göznü boyamışken. Hepimiz adına güle güle Ana-Conda.

** Bu arada DESPORTİVO da Nonda ile kucaklaşarak veda edildiğini gördüm bir bakıma niyetim ve dileğim gerçekleşmiş çok ama çok mutlu oldum**

Hiç yorum yok: