Bu sabah ilk defa traş kolonyası canımı yakmadı. 3 gündür de acıkmıyorum. Arada bi ihtiyaçtan işiyorum o kadar. Babam şuuru kapalı yoğun bakımda yatarken, uyumanın haram olduğunu düşünüyorum nedense. Şans ya son okuduğum kitap Yekta Kopan'ın vefat eden babası için yazdığı öykü kitabı. Tam bir melankolinin içerisindeyim.
İşin ilginci kanseri erken yakaladığımıza sevinelim mi yoksa ameliyat akşamı 6 ünite kanadığı için üzülelim mi bilemiyorum. Ama gerçekler acıdır misali son yaşanan sevincimizi kursağımızda bıraktı, babamı da yaşam savaşının ortasında.
Soğuk bi herif olduğum için mi bilmem ama babama ilk defa derin uykusundayken "Babacım" dedim. Her gideni arkasından yaşanan pişmanlığı ve keşkeleri 5 gün gece gündüz yaşadım. Nadir dua ettiğim için kabul olur umudu ile inatla dua ettim. Doktor olduğum için yoğun bakıma girmeme izin verildiği için 2 saatte bir gittim elini tuttum, ağladım, ağladım ve ağladım. Yanındayken içime akıttığım gözyaşlarımı dışarı çıktığım anda yanaklarıma saldım.
Nasıl bir babaya sahip olduğunuzu o anda anlıyorsunuz. Ne kadar çok arandığınız, babanızın durumunu ne kadar çok kişinin sorduğu önemli değil, aslolan sizin neyi aradığınız, hissettikleriniz. Çok iyi insandır insan olmasına ama bizi okutmak için yaptıkları gelmesin aklıma bir kez daha ağlamak istemiyorum.
5 gün geçti. Endotrakeal tüpünden aspirasyon yapıldığı için Dormicum denilen hafif uyuşturucu ilaç veriliyor. Vücuttan atılımı 3,5 saat sürdüğü ve bu işlem 2 saatte bir yapıldığı için babam genelde bu ilacın etkisindeydi. Makineden ayrılma işlemi pazartesi gününe planlanmıştı. Ama ne olduysa kendisine verdiğim 14 Şubat sevgiler günü hediyesi sonrası gerçekleşti. Evet tahmin ettiğiniz gibi annemi soktum 2-3 dakikalığına yanına ve babam beklenenden 18 saat önce makinadan ayrıldı ve beklenenden 2-3 gün önce de servise çıkarıldı.
En iyi ilacın sevgi olduğunu da bir doktor olarak bellemenin tecrübesini yaşadım. Evlat sevgisi tabi bir yere kadar mutlaka önemlidir ama benim 5 gün de yapamadığımı 3 dakika da annem yaptı.
Vakit geç olmadan "Annecim ve Babacım" diye sarılın onlara vakit geç olmadan.