"Futbolun 22 adamın topun peşinden koşması olduğunu düşünmenin, kemanın telden ve yaydan, Hamlet'in kağıt ve mürekkepten ibaret olduğunu söylemekten bir farkı yoktur." J. B. Priestley, The Good Companions, 1928

30 Mart 2009 Pazartesi

8 numara revivo 10 numara berkoviç

revivo nun iyi ya da kötü topçuluğunu tartışmayacağım.. oynadığı takımlardan sadece israil milli takımında 10 numarayı giyememiştir.. 10 numarayı israilin diğer lejyoneri berkoviç giyerdi.. biz deki tümer-sergen durumu bir didişme sözkonusu bu ikili arasında.. çünkü birbirlerinden nefret ettikleri konusunda birsürü açıklamaları mevcut.. ikisi de 72 doğumlu.. ikisi de playmaker oynuyor.. biri celta vigo da ününe ün katarken, diğerini tercih eden lig ise premier lig.. bana göre berkoviç sanki daha iyi bi futbolcuydu.. en azından çıtkırıldım değildi.. 94-96 yıllarında birlikte oynadılar maccabi haifa da.. 96 da biri southampton ın yolunu tutarken diğeri ispanya ya yol aldı.. eski fotolara bakarken birden aklıma geldi.. bir hatırlatayım dedim..

franco di santo

şili takımı Audax Italiano da 19 yaşına kadar 86 maçta attığı 35 golle dikkatini çekmişti chealsenin genç arjantinli.. kendisi için 7 milyon avro transfer ücreti verilmiş ama ne yazık ki obi mikel gibi rotasyona bile giremedi.. 1-2 FA cup ta oynadı dah sonra reserve takımın demirbaşı oldu.. geldiinden beri topu topu 5 resmi maça çıktı.. bizim takımlara duyurulur.. boy 1.93.. siz çok sevresiniz ya pivot forvetleri alın size işte.. hem bu çocuğun hızıda var driblingleri de iyi.. hem genç, hem arjantin U20 takımının oyuncusu.. maksimum 3 milyon avroya gelir.. ha bu arada sidwell den boşalan 9 numarnın da sahibidir kendisi.. bu da ne umutlarla alındığının da kanıtı olsa gerek..

trip


bu aralar hocalar çok trip yer oldu.. önce lincoln attı tribi korkmaa, daha sonra kewell dan geldi.. en son semih maç sonrasında oyundan neden çıktığını anlayamadığını anlatırken resmen terime trip atıyordu.. birden aklıma hagi dönemine hakan şükür ün atıığı trip geldi.. malatya maçıydı sanırım ve maç barabere gidiyordu galiba..neyse son 20 dakika hagi hakan şükürü oyundan almış ve yerine 18 yaşındaki cafercan ı koymuştu.. sonrasında sağlam okkalı bi trip atmıştı.. cafercan şu anda gaziantep büyükşehir belediye de oynuyor..

29 Mart 2009 Pazar

milli takıma kazandırılamayanlar


acabalarla dolu bi yazı bu aslında.. şöyle olsaydı böyle olurdu, böyle olsaydı öyle olurdu demek ne kadar doğru bilemiyorum ama aklıma geldi yazayım dedim..
sadece milli takım adına yıllarca savaşabilecek 2 genç var bu resimde.. ama ne yazık ki bu milli takım almanya milli takımı..

messi-tevez-aguero ve riquelme


arjantin-venezuela maçının özetini izleyebildim sadece.. bursaspordan kovulma vega yı futbolu bıraktıracak kadar bzdirdiler.. 3 ü de 1.70 boylarında.. sanki kafalarına üstten vurmuşsun da yanlara doğru genişlemişler.. 3 ü de inanılmaz derecede iyi dribling yapıyor ve futbolu çok ama çok iyi biliyorlar.. messi yi tabi ki ayrı bi kefeye koymak lazım.. buna şüphe yok.. adam tam 5 kere bütün takımı ipe dizdi.. bir attı bir attırdı.. o şovunu yaptıkça maradona kenarda zevkten 4 köşe oldu.. ve haklı çıktı.. bu takımda riquelme olsa da olur olmasa da..

İspanya:1 Türkiye:0.. şut çekmeden kazanmak..


şut çekmeden kazanmak ispanya futbol tarihinde pek sık rastlanan durumlardan değildir sanırım.. ilk 30 dakika bizim, ikinci 30 dakika orta olan ama son 30 dakika taktiksel yanlışlarımızdan dolayı ispanya hakimiyeti mevcuttu.. erken 0-0 a yatışımızın faturasını ödedik.. madem ortasaha sokma düşüncemiz vardı çıkan kesinlikle nihat olmalıydı ama hoca nedense semih i tercih etti.. artık milli takımın ibrahim üzülmez, emre ve nihat takıntısından kurtulması lazım.. ibo nun yerine balta, emre nin yerine ayhan, nihatın yerine de tekke oynasaydı eğer biz bu ispanyayı orada yenerdik.. yine de umduğumuzdan daha iyi bi skor bu.. nihatın bütün duran topları harcaması ve ibonun ramos karşısında çaresizliği herkes gibi beni d deli etti.. ya allah aşkına albiol, pique,capdevilla,senna ve cazorla denen adamın sizden ne farkı var.. çarşamba umarım bu gerçeği görerek maça çıkar ve bu ispanyayı puansız yollarsınız..

bu nasıl çekim..

gözünü seveyim digitürk ün.. vallaha değerini bilememişiz.. ispanya nın teknolojik anlamda geri kalmış olduğunu görmek beni çok şaşırttı.. kamera ne topu yakalayabildi ne de oyuna hükmedebildi.. adam yanındaki adama topa veriyor ama biz top yerine bakana kadar kime verdiğini göremiyoruz.. türkiyede maç yayını nasıl yapılır bütün avrupaya göstericez inşallah çarşamba günü..

güle güle ibo..

ramos un 90 dakika boyunca ibo'ya futbol tecavüzünü umarım terim görmüştür ve çarşamba günü artık ne hızı ne deliliği kalmış ve milli formayı haketmeyen bu adamı oynatmaz.. bundan sonra da bu kutsal formayı göstermez.. ben utandım.. farkettiyseniz son 30 dakika ramos sağ açık oynadı.. ama hocamız nedense tuncayı sol kanada alıp ramosun hızını kesmeyi akıl edemedi.. sonuç: ibrahim üzülmez milli takıma veda eder

28 Mart 2009 Cumartesi

yeni anketimiz


eski anketin yorumunu yapacak olursak, galatasarayın en iyi alt yapıya sahip olduğu konusunda çoğumuzun hem fikir olduğunu görüoruz.. fakat bi ara kabul etmek gerekirse anket neredeyse taraftar anketine döndü.. bunu da fenerbahçe nin aldığı haksız oylardan anlayabiliriz.. bana göre şu anda volkan şen,sercan ve kurtuluş kardeşler ile bursaspor en fazla isim çıkarabilmiş takımlardan birisi ama oy alamadı..

en iyi altyapı kimde diye sorduk
1.galatasaray %47
2.beşiktaş %23
3.gençlerbirliği %11
4.fenerbahçe %10
5.tabzon %4
6.bursa %2

neyse yeni anketimize herkesi bekliyorum.. bir önceki postumu yazarken aklıma geldi..

büyük takımlarda oynayıp kesinlikle takımınızda görmek istemeyeceğiniz adamlar.. ilginç olduğunu düşünüyorum.. kusura bakmasın manchester dan tam 3 adamı listeye dahil ettim..
wes brown, oshea, fketcher, michel salgado, arbeola, dida, almunia, ben haim, inzaghi.. bunlar tabi ki benim uyuz olduklarım kabul edersiniz etmezsiniz sizin takdiriniz.. bana göre o'shea açık ara kazanır..

ramos dışındakiler?

başlığımın sonuna soru işareti koydum.. bana göre del bosque nin kafasındaki en büyük soru işareti de bu.. ne albiol, ne pique ne de capdevilla star kategorisine yükselememiş, her zaman ben de o'shea,wes brown ve fletcher etkisi bırakmıştır.. şimdi size sorsam bu 6 isimden hangilerini fenerbahçe ya da galatasarayda görmek isterseniz diye hiçbirisi diyenlerimiz de hatırı bir sayıda olacaktır.. bugün beni de iddianın 1 e 9 una rağmen umutlandıran da bu savunma 4 lüsü.. ramos dışındakileri zorlayacak olursak en azından 1 puan kopartmak içten bile olmaz..

26 Mart 2009 Perşembe

"seven pounds" ve will smith

lise yıllarımda "getting jiggy with it" ve "miami" ile tanıdım kendisini.. daha sonra "men in black" "enemy of the state"ve "wild wild west" i izlediğimde sahneden setlere transfer oldu zannetmiştim.. ama aslında bizim ümit davala gibi bi durum söz konusuymuş.. ilk filmleri çocukluğuma denk geldiği için kaçırmışım.. asıl mesleği kamera arkasıymış.. demek ki sahnede çok başarılı olacak ki o zamanlar bu şekilde düşünmüşüm.

Filmografi Albümleri ilk oynadığı filmle ilk çıkardığı albüm arasında 7 yıl olması bu verinin doğruluğunu gösteriyor.. ama "ali" karakteri ile altın küre almasının yanında 3 kez en iyi rap performansı ödüllerini alması bu ayrımın yapılmasının gereksizliğini gösteriyor aslında.. özetle bu adamı seviyorum..


gelelim"seven pounds" a.. ülkemizde "yedi yaşam " olarak çevirdiler ama ismi kesinlikle "yedi diyet" olmalı... oldukça ağır işleyen ve yaklaşık 50 dakika aval aval baktığımız ama sonunda gözyaşlarımızı tutamadığımız, hayatını 7 saniyede mahvetmiş bir adamın öyküsü.. belki filmi izlerken sıkılabilirsiniz ama kesinlikle sabredin ve filmin sonunu bekleyin.. parça parça ipuçları veriliyor aslınada en başından itibaren.. biraz dikkatli olunursa aslında komplex değil gayet basit ama anlamlı bi senaryonun olduğu gerçeği ortaya çıkıyor..

will smith muhteşem bi oyunculuk sergilemiş.. oscar a en azından aday gösterilmeliydi diye düşünüyorum.. gerçekten yaptığı iyilikleri iliklerimize kadar hissettiriyor.. film elimizdeki değerleri kaybettikten sonra yaşadığımız acıların tamir edilemez olabileceğini anlatıyor..

filmi izledikten sonra sevdiğinize bir kez daha sarılın.. bu da benim tavsiyem..

lincoln terim'in berberine mi gidiyor?

o ne ya saçlar papaz gibi :))

fotomaç yazarları cennete gider mi?


sadece bugünkü gazeteden transfer haberlerini yazıyorum.. başlıktaki soruya siz cevap verin..

1- aurelio ve eşi "galatasarayı istiyorum"
2- martins "fenerde oynamaktan gurur duyarım"
3- saviola kartal'a
4- barca arada için 20 milyon euro yun gözden çıkardı..

yalan haber mi acaba?

vatan gazetesi bugün figer'in kendi kulübü rentistas'a lugano yu imza attırdığını ve fenerbahçenin bu sebeple kendi oyuncusu için bonservis bedeli ödemek zorunda kalacağı şeklinde bi haber yaptı.. ortada figer denen adamın bi çakallığı olabilir, imza parası istiyor olabilir.. yalnız şunu belirtmeden geçmeyelim.

club atletico rentistas kulübünün sitesi incelendiğinde figer'in adı bile geçmiyor.. başkanın ve menejerin adı tahmin ettiğiniz gibi figer değil.. bu yolla figer in fenerden alex ve maldonado için 2şer milyon dolar kopardığını iddia eden gazete nin amacı haber özünde doğru olsa bile kamuoyu önünde fenerbahçeyi küçültme amacıdır.. bir galatasaraylı olarak bunu tespit etmem zor olmadı.. ki haberin özünde doğru olma ihtimali çok yüksek o ayrı.. bırakın alex ve maldonado yu guiza için bile fenerbahçe den 5.3 milyo dolar koparmış bi kulüpten ya da daha doğrusu bi menejerden bahsediyoruz.. ajanssporun zamanında yine vatan gazetesinin guiza ile ilgili aynı tarz yaptığı bir haber ile ilgili araştırmasında rentistas kulübünden yetkililerle konuşulduğu ve guiza nın kendi kulüplerine ait olduğu bilisi alındığı yazıldı.. eğer bütün bunlar doğruysa, fenerbahçe nin milyon dolarları kan emici bu oyuncular ve menejere yedirildiyse unutulmamalıdır ki saraçoğlu mabedinde bir maç izlemek için belki de cebindeki son parayı veren taraftarına büyük saygısızlık yapılmıştır.. işte guiza olayında ki belge..

http://www.ajansspor.com/futbol/superlig/h/20090213/guiza_mallorcadan_mi_alindi.html


şimdi kafama takılan bi kaç şey sorayım:
1- bu kulüp bu paraları kaznıyor da neden hala uruguay 2.liginde..
2- ki bu para kulübe değil de bahsedildiği gibi figer denen adama gidiyorsa, alex için bile geçen sene bu para ödendiyse fenerbahçe hangi akıl ve mantıkla alex'e kaptanlık verir?
3- sadettin saran'ı Rus futbolcu Vladimir Beschastnykh transferinde komisyon aldı diye ihraç eden bir yönetim nasıl olur da böyle bir davranış içine girer?
4- bu transferlerden komisyon alan acaba sadece figer mi? fenerbahçe yönetiminden bu işin içinde olanlar var mı acaba?

maradona'dan önce kempes'in eli vardı..

maradona ilk maçına 16 sına basmadan 1977 ise 17 sine basmadan macaristan'a karşı milli formayı giyer. genç yaştaki bu başarılarına rağmen arjantin teknik direktörü cesar menotti, dünya kupası’nda oynamanın baskısını kaldıramayacağını düşünerek onu 78 dünya kupası kadrosundan son anda çıkarır. maradona yaşlı gözlerle evine dönüşünü hala dün gibi hatırladığını söyler sonraları: "hayatımın en büyük hayal kırıklığıydı, üzerimde bıraktığı iz asla silinmeyecek.".. neyse ki kupayı arjantin kazanmıştır ama yarı finalde ilginç bir olay yaşanmıştır..

86 dünya kupasında tanrının eliyle hala ingilterede nefret edilen adam konumunda olan maradonadan 2 dünya kupası önce bu tarz ilginç bi olay yaşanmıştır.. yarı finalde polonya ile karşılaşan arjantin 1-0 öndeydi.. polonyanın gelişridiği bir atakta kaleci filloy u geçip 90 a asılmakta olan topu turnuvanın gol kralı kempes muhteşem bi refleksle çıkarır.. o zaman bu tarz kurtarmalar kırmızı yerine sarı ile cezalandırılırdı.. neyse penaltıyı polonyanın kaptnı deyna kaçırır ve arjantin finale çıkar..

kazandığı son 2 dünya kupasına 2 el damga vurmuştur arjantinin.. biri kempes'in eli, diğeri tanrının eli..

göztepe:1 maraş:0

göz göz kendisi için çok önemli bir maçı alarak 2.lig için sağlam bir 3 puana imza attı.. hem ilk maçın rövanşı alındı, hem de bu yolda en önemli rakiplerinden birini puansız gönderdi.. zaten maraş ın deplasman karnesi çok iyi değildi, karşısında ise evinde yenilmeyen bir göztepe mevcuttu.. takımımızı tebrik ediyoruz.. işte oluşan yeni puan tablosu..

25 Mart 2009 Çarşamba

bunun adı gazetecilik mi?

artık dayanılmaz bir hal aldı spor takipçilerinin durumu.. neden mi.. çünkü kesin verilerle konuşmak imkansız.. tek örnekle derdimi anlatmaya çalışıcam.. mesela bugün milliyet.com da galatasarayda ipi çekilen 5 futbolcu adı altında bi haber var.. kim mi onlar tahmin etmesi zor olmasa gerek.. lincoln,linderoth,nonda,ümit karan ve de sanctis.. bunun adı gazetecilik mi.. bizim tahmin ettiğimizi sen bize kesinmiş gibi satıyorsun.. sadece sitenizde 10 cm2 lik yeri kaplayabilme adına.. artık okunmuyorsunuz.. bilmiyorum farkında mısınız.. kim dedi bunlar gidecek diye sadece 1 isim ver bana.. ama hep cümleler şöyle başlamaz mı? "galatatasaraya yakın kaynaklardan alınan bilgiye göre".. o kaynağı bi bulsam kökünü kurutucam ama.. ne yazık ki öle bi kaynak yok.. görünen köyü amcalar bize ""aaa bak köy de burada"" diyerek zümüze sokmaya çalışıyorlar..

"Revolutionary Road" hayallerin peşinde

bıkmadan usanmadan kate winslet hakkında sayfalarca yazabilirim.. "amerikan güzeli" ile oscarı yüksek bütçeli filmler alacak diye bir şart olmadığını bize kanıtlayan sam mendez bu sefer izleyenlere banliyö hayatının tusağı olmuş ve ruh gibi yaşayan evli bir çiftin hayallerinin peşinde koşmak için atlatmalrı gereken duygusal travmaları anlatıyor.. özellikle sıfırdan başlayacak olmanın zorluğu eş aprila (kate winslet) göre daha zayıf karakterli olan frank(leo dicaprio) ın kararını gözden geçirmesine neden olacak ve durum uzlaşılamaz birhal alacaktır..

oyunculukların tiyatral yapıda olması ve gerçekten buz gibi soğuk ve ağır senaryo klasik banliyö filmi bekleyenleri oldukça zorlayacaktır.. özellikle birçok sahnede oyunculuklrın ön plana çıkarılmaya çalışılması filmin kalitesini arttırmakta fakat loş bir ortamda filmi izleyenlerin uykusunun gelmesine de zemin hazırlayabilir..

kate winslet "the reader" ve "Revolutionary Road" ile 2 kez oscar aday adayı olmuştu bu sene.. the reader ile en iyi kadın oscarı, Revolutionary Road ile de altın küreyi kazandı.. dönem filmlerinin kadını olmuştur artık ve gelecek rollerini de şimdiden beklemeye koymuştur insanları..
Richard Yates'in 1961 tarihli aynı adlı romanından Justin Haythe tarafından uyarlanan 2008 yapımı film kate winslet'ın eşi sam mendez ile ilk film projesi olması, leonardo dicaprio ile titanik'ten 12 yıl sonra bir araya gelmeleri sebebiyle kendisine izleyici kitlesi bulacaktır..

teşekkürler fenerbahçe


fenerbahçe ile galatasaray arasındaki uçurumun büyümemesinin sebeplerinden biri de sarı lacivertlilerin oyuncularına ödediği maaşlar.. galatasaray 2 milyon euro vermekten kurtulmak için tarihi tekerrür ettirme şansını bile hiçe saydı.. ve 2 milyonda bonservis farkından kar etmek için.. ama fenerbahce bir oyuncusuna 4 milyon euro verebilecek kadar cömert.. galatasarayda kewell bile 2 küsürlü rakamlara imza atarken guiza 4 yıllık imza atıp (yani adama sen 32 yaşında bu parayı vermeye devam edeceksin anlamına geliyor) 4 milyon euro alıyor.. ispanya gol kralını getirmek için bunlar şart tabi ama önce bi izleseydiniz be adam.. bu ülke jardel gibi gol makinalarını beğenmedi.. hakan şükür hala sorgulanıyor.. üstüne 15 milyon euroya yakın bonservis te cabası..
aşağıda yazacağım rakamların bazıları tahminidir, itirazlar olabilir.. aşağı yukarı diyelim..
volkan demirel 1.5 milyon dolar
gökhan gönül 500 bin tl
lugano 1.5 milyon euro
edu 1.5 milyon euro
carlos 4 milyon dolar
deivid 1.5 milyon euro
alex 3.5 milyon euro
deniz 1 milyon tl
uğur boral 1 milyon tl
semih 1.2 milyon tl
guiza 4 milyon euro

yaklaşık tl üzerinden : 35 milyon TL
yedekleri saymıyorum bile.. kazım, josico,burak'ın da öle böle az para almadığını biliyoruz...

de sanctis 1 milyon dolar
sabri 800 bin tl
servet 1 milyon tl
emre güngör 600 bin tl
hakan balta 1 milyon ytl
arda 1 milyon ytl
ayhan akman 1.5 milyon tl
mehmet topal 800 bin tl
kewell 2 milyon dolar
baros 2 milyon dolar
ümit karan 1.2 milyon tl

yaklaşık maaliyet : 16 milyon tl

lincoln den de yüksek maliyeti ve getireceği bonservis bedelinden dolayı gözden çıkarıldığını düşünüyorum ve 2.terim döneminden kalma yüksek borçların eritilme politikasını da biraz düşününce mantıklı da bulmuyor değilim.. zaten galatasaray hiç bir zaman yüksek bedeller ödememiştir oyuncularına.. bu bilinen hatta açıklanan gerçek.. "dengeleri bozar" terimi de ilk defa galatasaraylı yöneticiler tarafından deyimler sözlüğümüze kazandırılmıştır.. sadece ilk 11 ler göze alındığında 20 milyon ytl lik bi fark var fenerbahceyle.. bonservislerden hiç bahsetmeye gerek yok.. fark giderek büyür.. bi tarafta kewee'ı bedavaya almış bir galatasaray diğer tarafta emreciksine bile 2 milyon ytl ya yakın bonservis vermiş fenerbahche.. işte bu yüzde hala rekabet halindeler.. fenerbahçe mali anlamda iyi yönetilmiyor.. bunu iddia ediyorum.. 2 forma bardak satmakla kulüp zengin olmaz.. işte bu göz boyamalar ve ödenen yüksek meblağlar neticesinde galatasaray hala fenerbahçe ayarında bi kulüp.. ne diyelim çok teşekkür ederiz..

24 Mart 2009 Salı

Maras Dondurmasi

K.Maras dondurmasinin ününü dünyada duymayan yok. O mükemmel hafif lezzeti, kivami, off off..Isvicre’nin ünlü Movenpick dondurmasi dibimde olmasina ragmen, iddaa ediyorum , Maras dondurmamizin eline su dökemez..Gurbette de olunca ayri bir canim istedi simdi..

Nitekim Movenpick dondurmasini Zurih’ten Basel’e götürmeye kalksaniz, elinizde yolculuk sonunda sekerli bir süt olur. Ama Maras dondurmamiz öyle mi? Kac 1000 km yol kat etse de ilk kivamindan hic bir sey kaybetmez..

Dondurmasiyle ünlü bu kentimizin futbol takimi K.Marasspor ise bu kivami ancak Ankara’ya kadar tasiyabiliyor. Evinde oynadigi maclarin buyuk cogunlugunda rakiplerinin korkulu ruyasi olan K.Marasspor , deplasman basarilarini sadece Ankara takimlari karsisinda almis.

Bakalim K,Marasspor , Maras dondurmasini Izmir’e kadar eritmeden getirebilecek mi? ya da Goztepe’miz dondurmayi Izmir sicaginda eritecek mi?

23 Mart 2009 Pazartesi

U17'in yıldızıydı tevfik köse


şubat ayında avusturya ya 2 gol atana kadar sakat sanıyordum kendisini.. 2006 yılında U17 dünya kupasında gol kralı olmuştu tevfik köse.. yine aynı yıl UEFA tarafından U17 turnuvasında dikkat çeken 10 yetenek arasında gösterilmişti..

Milli Takım Kariyeri

Türkiye U-16
Türkiye U-17
Türkiye U-18
Türkiye U-19
0190(15)
0170(16)
00700(2)
01000(6)

milli takım kariyeri ortada.. 53 maçta 40 gol dikkate akınası bi istatistik.. o yıllarda birçok kişi nuri şahin'İ yıldız olarak gösterirken benim favorim tevfik köse idi.. gerçi gençken gösterilen bu performanslar aldatıcı olabiliyor..hele cafercan ve mülayim örnekleri ortada iken.. ama olsun ellerinden tutulmayacak anlamına da gelmez bu örnekler.. neyse dönelim tevfik'e.. eskişehir ve fener maçlarında sonradan oyuna girdi.. bundan sonra da yenetekli zannedilen ama arjantin basınında bile arjantin dışında oynayan en kötü 11 inde bulunan cangele'nin ardından son dakikalarda 3-5 dakika şans bulması muhtemel gözüküyor.. sakatlıktan yeni çıkmış olması az da olsa süre almaya başlaması, yedek tek forvet olması ona kayseri formasını öle ya da böle giydirecektir.. kupa da 1 golü var.. ankarada da 10 lig maçında 1 golü mevcut..

2008/2009

LigTakımMaçİlk 11Süre
Turkcell Süper LigiKayserispor61122000
Türkiye KupasıKayserispor2014100
81136100

2007/2008

LigTakımMaçİlk 11Süre
Turkcell Süper LigiAnkaraspor71137100
Türkiye KupasıAnkaraspor31119000
102256100


bizim ona tavsiyemiz fizik gücünü kuvvetlendirmesi ve biraz sürat kazanması yönünde.. çünkü aghahova ve cangele'nin ona göre tek artıları bunlar.. başka da bi artıları yok zaten..

2012 milli takımı


kalede volkan babacan 23 yaş
sağ bek gökhan gönül 28 yaş
stoper eren güngör 24 yaş
stoper emre güngör 26 yaş
sol bek hakan balta 30 yaş
sol açık arda turan 25 yaş
ortasaha hamit altıntop30 yaş
ortasaha mehmet topal 26 yaş
sağ açık tuncay şanlı 30 yaş
forvet batuhan 22 yaş
forvet sercan yıldırım 23 yaş

yaş ortalaması: 26 (ne çok genç ne de çok yaşlı)

şimdiden temelleri atılsa bu takımın kim diyebilir başarılı olması imkansız diye.. bu listede şimdiden avrupanın dev kulüplerini peşinden koşturan oyuncular var.. gökhan gönül, topal, arda, batuhan, sercan avrupaya gidecekler bu kesin.. tuncay ve hamit zaten avrupada.. 2012 de dönüp bakıcam bu listeye..kaçta kaç tutturmuşum diye.. ama ben eminim mehmet güven i kesin alacaklar.. emre belözoğlunu da.. bizim görmediğimiz bişeyler olduğu kesin ya..

pele sen kendi oğluna bak..

bloglar yeterince değindi bu duruma.. ama ben de birkaç kelam etmek istiyorum.. hayatım boyunca peleyi hiç sevmedim.. kendini tanrılaştırmak istemesi ve her dediğinin yapılmasını öngörmesi beni çileden çıkartır.. kuralcıdır.. 60 lı yılların yıldızıdır.. bu senelerde oynasa ne yapar bilemeyiz tabii ama oynadığı yıllar eskidir çok eskii.. toprak sahaların çocuğudur.. maradona-ronaldo-robinho-caniggia kabul ediyorum kesin uyuşrucu illetinin içindeler.. tasvip te etmiyorum.. ama sana ne be adam sana mı düştü yorum yapmak.. o zaman ben de sana şunu soruyorum.. acaba uyuşturucu kaçakçılığından 2 kere tutuklanan oğlun sakın malı sağlayan adam olmasın.. iğrenç bi kaleciydi ki bundan dolayı iğrenç işlerle uğraşıyor herhalde.. bu özellikleriyle bu adamlar belki gençlere örnek gösterilemez ama sen de örnek bi baba değilsin unutma..

sercan yıldırım@batuhan karadeniz A.Ş.

şimdiden hayalini kuruyorum 2012 milli takımın forvetteki ikilisinin.. bunun hayal ötesinde gerçekliğe yakınlığı beni daha da heyecanlandırıyor.. sercan 90, batuhan 91 doğumlu.. U16-U17-U18-U19-U21 takımlarının hepsinde oynadılar.. batuhan 2.kez olmak üzere sercan ise ilk milli takıma davet aldı.. oynamasalar da onlara atmosfer tecrübesi yaşatmak isteniliyor anlaşılan.. egosu yüksek terimin takdir edilesi ter tercihi bana göre.. birinin bursa da diğerinin eskişehirde banko oynadığını, oynamakla kalmayıp bolcana gol attıklarını düşünürsek hakan şükürden sonra doğan boşluğa kapatabileceklerini bekleyebiliriz.. sercanın milli takımlarda bugüne kadar 43 maçta 30 golü var , batunun ise 58 maçta 45.. bu istatistiklerle yaşıtlarından çok önde oldukları gün gibi aşikar.. batuhan koller ve şükür tarzı pivot santrfor oynayabilmesinin yanında 1.96 boyuna inat dribling ve oyun okuma konusunda da iyi.. hızı beklenenden fazla..

sercan ise batunun indireceği toplarla defansı sağlam zorlar..yerden hızlı.. son fener maçında takımının hatta oyunun en iyisiydi.. bu ikilinin oyuna karşı tarafa yıkma konusunda getireceği başarı artık demode 10 numaralı oyun sistemini de otomatikman ortadan kaldıracak nurili, ardalı,özerli ve mevlütlü kadro çıtayı çok daha fazla yukarı taşıyacaklardır..2008 Aralık ayında ingiliz World Soccer Dergisi, geleceğin 3 yıldız futbolcusu arasında Batuhan’ı da gösterdiğini unutmamak gerekir..

sercanın kariyeri:
Profesyonel Kariyeri
Yıl Kulüp Maç (gol)
2006-... Bursaspor 02900(8)
Milli Takım Kariyeri
2005
2006
2005-2007
2007-2008
2007-2008
2008-...
Türkiye U-15
Türkiye U-16
Türkiye U-17
Türkiye U-18
Türkiye U-19
Türkiye U-21
00300(1)
01000(7)
01400(9)
00800(4)
01100(8)
00300(1)
batunhanın kariyeri:
Profesyonel Kariyeri
Yıl Kulüp Maç (gol)
2007-2008
2009
Beşiktaş J.K.
Eskişehirspor (Kiralık)
02100(2)
00400(4)
Milli Takım Kariyeri
2006
2006-2007
2006-2008
2008-...
2008-...
Türkiye U-15
Türkiye U-16
Türkiye U-17
Türkiye U-21
Türkiye
00200(0)
0260(25)
0280(18)
00100(2)
00100(0)

"Rekorların çocuğuyum. Megolaman değilim, ama iyi futbolcuyum. İngiltere’ye alt yapıdan davet edilen ilk genç oyuncuyum. 50 yıldan bu yana Süper Lig’de gol atan en genç futbolcuyum. En çok milli olan genç futbolcuyum. Süper Lig’de 90+6’da Gaziantep’te gol atarak yeni bir rekor kırdım. Benim için şımarık ve terbiyesiz diyorlar. Futbol yaşamım boyunca bugüne kadar kırmızı kart görmedim. İnanılmaz çalışıyorum. Kıskanılacak çocuğum. Ülkemizde sivrilen iyi futbolcu olursan ya dininle ya da gezdiğin insanlar nedeniyle eleştirirler. Ben de iyi olmanın ve sivrilmenin kurbanıyım. Futbolumu eleştirenlere saygı duyuyorum ama özel yaşantıma girenlere üzülüyorum."

batuhan biraz asi olabilir.. bu paragraf zaten onun ergenlik döneminde olduğunun kanıtı.. bu kişilikle alakalı.. ama unutulmamalıdır ki o daha çocuk.. onu kazanmak çok da zor olmayacaktır.. ama onu pişsin diye değilde kadromda düşünmüyorum diyerek kiralarsanız kariyerini başlama arifesinde bitirirsiniz.. nobreye 3 milyon dolarlar vermekten bahseden medyanın batu ya gereken desteği vermesi gerektiğini düşünüyorum..

2012 avrupa şampiyonasında bu ikili çok ama çok canlar yakacak.. iddia ediyorum rooney ve zlatan bu yaştayken bu kadar etkileyici değillderdi.. ama bir de şimdiki konumlarına bakın.. soun çıkardıklarında hiç bir zaman dışlanmadılar.. ve onlarda üzerlerine düşeni yapıp hep üstüne koydular..